Son Dakika Haberler

İsveç’te provokatif eylem: Kurban Bayramı’nda cami önünde Kur’an-ı Kerim yakıldı

İsveç’te provokatif eylem: Kurban Bayramı’nda cami önünde Kur’an-ı Kerim yakıldı
Okunma : 50 views Yorum Yap

 

 

İsveç’in başkenti Stockholm’de Irak asıllı Salwan Momika isimli bir kişi Stockholm Camisi önünde polis koruması altında Kur’an-ı Kerim yaktı. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Kurban Bayramı’nın ilk gününde, Kur’an-ı Kerim’e yönelik İsveç’te yapılan eylemi lanetlerken AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Sözcüsü Ömer Çelik de İsveç makamlarının cami önünde Kur’an-ı Kerim yakmak için yapılan başvuruya onay vermesini kınadı.

Medbargareplatsen’de bulunan Stockholm Camisi önüne geniş polis koruması altında gelen Momika, çevredekilerin tepkisine rağmen Kur’an-ı Kerim’i yere atıp üzerine basarak İslam’a hakaret içeren sözler sarf etti ve ateşe verdi.

Emniyet, Kurban Bayramı’nın birinci gününde gerçekleşen provokasyon karşısında olay çıkmaması için Stockholm’deki bütün polisleri caminin önüne çağırdı.

Provokasyona izin verilmesine tepki gösteren Stockholm Camisi Derneği Başkanı Mahmut Khalfi, provokasyonun Müslümanları derinden üzdüğünü söyledi.

Khalfi, “Müslüman üyelerimiz bizi arayarak çok incindiklerini, endişe duyduklarını ve kutsal değerlerine hakaret nedeniyle kendilerini güvende hissetmediklerini söylüyor.” dedi.

İsveç Farklı Renkler (Nyans) Partisi Genel Başkanı Mikail Yüksel de provokasyonu kınadı.

Yüksel, yaptığı açıklamada, “İsveç hükümeti okullarda başörtüsü yasağı üzerinde çalışırken, Kurban Bayramı’nda Kur’an-ı Kerim yakılması Müslümanları derinden yaralamıştır. İsveç’teki Müslüman toplum, Kur’an-ı Kerim yakılmasının önlenmesi ve İslamofobi ile mücadelede Türkiye’den destek bekliyorlar.” dedi.

BAKAN FİDAN: GÖZ YUMMAK SUÇA ORTAK OLMAKTIR

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Kurban Bayramı’nın ilk gününde, Kur’an-ı Kerim’e yönelik İsveç’te yapılan eylemi lanetledi.

Fidan, Twitter hesabından, İsveç’te yapılan Kur’an-ı Kerim’i yakma eylemine ilişkin paylaşımda bulundu.

Paylaşımda, “Mübarek Kurban Bayramı’nın ilk gününde, Kutsal Kitabımız Kur’an-ı Kerim’e yönelik İsveç’te yapılan aşağılık eylemi lanetliyorum! İslam karşıtı bu eylemlere, ifade özgürlüğü bahanesiyle izin verilmesi kabul edilemez. Bu tarz menfur eylemlere göz yummak suça ortak olmaktır.” ifadesi kullanıldı.

ÇELİK: LANETLİYORUZ

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Sözcüsü Ömer Çelik, İsveç makamlarının cami önünde Kur’an-ı Kerim yakmak için yapılan başvuruya onay vermesini lanetledi.

Çelik, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, şunları kaydetti:

“İsveç makamlarının Kurban Bayramı günü bir cami önünde Kur’an-ı Kerim yakmak için yapılan başvuruya onay vermesini lanetliyoruz. İsveç Yüksek Mahkemesinin nefret suçlarını himaye eden tutumunu şiddetle kınıyoruz. Daha önce de ifade ettiğimiz gibi Kur’an-ı Kerim’e karşı yapılmış her saygısızlık insanlık suçudur. Bu lanetli eylemlere karşı siyasi ve hukuki her zeminde en güçlü şekilde mücadele etmeye devam edeceğiz.”

“KAYBEDECEK OLANLAR BU PROVOKASYONLARI YAPANLAR”

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, İsveç’te Kur’an-ı Kerim yakma eyleminin gerçekleştirilmesine tepki gösterdi.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Twitter hesabından yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“İsveç’te bayramın ilk günü kutsal kitabımız Kur’an-ı Kerim’e karşı yapılan aşağılık eylemi lanetliyorum. Nefret suçlarını ifade özgürlüğü kisvesi altında savunmak, bu suçlara muhatap olanların hakkını çiğnemek ve gerçek anlamda ifade özgürlüğüne de darbe vurmaktır. Kutsal kitabımız bu alçak eylemlerden dolayı değerinden en küçük bir şey kaybetmez. Kaybedecek olanlar bu provokasyonları yapanlar ve bunlara seyirci kalanlardır.”

DİYANET İŞLERİ BAŞKANI ALİ ERBAŞ’TAN SERT TEPKİ

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, İsveç’te Kur’an-ı Kerim’e yönelik eyleme onay verilmesini lanetledi. Erbaş, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada şunları ifadeleri kullandı:

“Mübarek Kurban Bayramı’nda İsveç’te yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim’e yönelik yapılan aşağılık eyleme onay verilmesini şiddetle lanetliyorum. İsveç ve Batılı ülkeleri Müslümanlara, toplumsal barışa ve insanlığa düşman olan bu hastalıklı zihniyeti koruma altına almaktan vazgeçmeye davet ediyor, olayların faillerine yönelik somut yaptırımların hayata geçirilmesini bekliyoruz.”

YÜKSEK YARGI, POLİSİN KUR’AN-I KERİM YAKMA YASAĞINI KALDIRDI

İsveç’te şubat ayında Irak asıllı Salwan Momika, Irak’ın Stockholm Büyükelçiliği’nin önünde ve Afrika kökenli Chris Makoundout, Türkiye’nin Stockholm Büyükelçiliği’nin önünde Kur’an-ı Kerim yakmak istemiş; polis güvenlik gerekçesiyle bu provokasyonlara izin vermemişti.

Momika ve Makoundout, polisin kararını mahkemeye taşımıştı.

İsveç İdare Mahkemesi ise “güvenlik riski endişelerinin” gösteri yapma hakkını sınırlamak için yeterli olmadığını savunarak, polisin kararını 4 Nisan’da iptal etmişti. Bunun üzerine Stockholm polisi kararı Yüksek Mahkemeye taşımıştı.

Yüksek Mahkeme, İdare Mahkemesinin bu kararını onaylayarak polisin “Kur’an-ı Kerim yakma yasağını” 12 Haziran’da kaldırmıştı.

Cumhurbaṣkanı Tatar, Kur’an-ı Kerim’in İsveç’te yakılmasını kınadı

Cumhurbaşkanı Tatar, İslamofobik nefreti şiddetle kınadığını belirttiği yazılı açıklamasında şunları kaydetti:

“İsveç Yüksek Mahkemesi’nin Kurban Bayramı’nda bir cami önünde Kur’an-ı Kerim yakmak için yapılan başvuruya onay vermesini en ağır şekilde lanetliyorum.

Dinlerin kutsal değerlerine saldırmayı özgürlük olarak gören zihniyet, hiçbir hal ve koşulda meşru ve ahlaki değildir!

Demokrasi ve fikir özgürlüğü ile açıklanması mümkün olmayan bu türden nefret suçları dünya üzerinde 2 milyarın üzerinde insanın inancına ve kutsal değerlerine yönelik yapılan düşmanca bir öfkenin tezahürüdür.

Son 10 yıldır, insan hakkı, demokrasi ve fikir hürriyetinin beşiği sayılan Avrupa ülkelerinde artan ve ne yazık ki siyasallaşan yabancı düşmanlığı, göçmenlere yönelik yürütülen sistematik ötekileştirme ve literatürde İslamofobi olarak tanımlanan İslam dinine ve Müslümanlara karşı duyulan nefret, ayrımcılık, düşmanlık ve kin besleme ne yazık ki bugün çok daha büyük ölçekte karşımıza çıkmaktadır. Bu türden çağdışı yaklaşımlar tüm dünya insanlığına yönelik bir tehdit, dünya barışını dinamitlemektir.

Tarihi, dini ve kültürel varlıklarımıza yönelik saldırılar karşısında ilgili ülke yöneticileri ivedilikle böylesi nefret suçlarının failleri hakkında gerekli işlemleri yapmalıdır. Bu adımları atmak bir gereklilikten öte dünya barışı, huzuru ve insanlığa karşı bir ödevdir.”